3 Aralık 2013 Salı

Dünya Engelliler Günü

Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Bugünü aslında hatırlamaktan çok daha fazlasını yapabiliyor olmak gerekir. Ülkemizdeki yaşam koşullarını "engellerinin engeline takılmadan" sürdürebilmeleri için gerek vakıflar gerekse belediyelerle işbirliği içinde çalışmalıyız. 

Birkaç yıl önce başlayan plastik kapak toplayarak ihtiyaç sahiplerine tekerlekli sandalye temini gibi büyük çaplı sosyal sorumluluk projeleri üretmeli aslında büyük şirketler. Onlar ön ayak olmalı ki biz de lokomotifi olabilelim. O kampanya dahilinde apartmanlara koyulan kapak sepetleriyle çoğunlukların katkı sağladığına şahit oldum. Bu sebepten de istersek herkes için bir el uzatabileceğimizin farkında olalım. Ben de buradan duyurmuş olayım bu fırsatla. Bu tarz sosyal sorumluluk projeleriyle ilgili destek, duyuru vb. çalışmaların her zaman destekçisi olabilirim. Blogum sayesinde bir kişi daha fazla insana ulaşabilirsek ne mutlu hepimize.




Unutmayalım ki, bugün sağlıklıyız, peki yarının garantisi?

Çatı Katı

Çatı katı olan evleri her zaman ayrı sevmişimdir. Bazen kendi kendine çocukluğuna iner de "şu sebepten bu böyle" der ya insan, ben de tavan aralarını çatı katlarını neden sevdiğimi biliyorum. Her şey o meşhur "Ayşegül" kitaplarının yüzünden :) Bir hikayede arkadaşıyla tavan arasına çıkıp onlarca oyuncak bulup oyunların gizemli dünyasında kendilerini kaybetmeleri çok hoşuma gitmişti. Sanıyorum öyle bir ortam bulma isteği hep çatı katlarına çekti beni :)   


Hayal dünyasından günümüze dönersek artık tavan aralarına kullanılmayan eski püskü eşyalar terk edilmiyor. Tam tersi evlerin yaşam alanlarına dahil edilerek metrekareler daha verimli hale getiriliyor. Bunlardan en cazibeli olanı herhalde üst katı detaylarla zenginleştirilmiş bir banyo veya spa alanına çevirmektir. Alanınız el veriyorsa geniş ve konforlu bir küvet veya jakuziyle keyifli anlarınızı çoğaltabilirsiniz.


Tavan arasının düşük duvarlarından çok da haz etmeyip yine de bulunduğunuz yerde bir süre oturmaya mecbursanız alanınızı ferahlatacak en güzel ipucu odanın genelinde beyaz renk kullanmak. Ne kadar az cam olursa olsun giren en ufak ışığı yansıtacağından o boğucu etkiden kurtulabilirsiniz.


Nostaljik yatak odaları için çatı katları güzel bir opsiyon.


Otellerdeki gibi açık küvet fikri sizin de hoşunuza gidiyorsa çatı katınız için hemen kolları sıvayın.


Alanınız fazla geniş değilse daha az hacimli, minimal mobilyalar ve aksesuarlar kullanıp doğru ışıklandırmayla daha ferah bir mekan yaratabilirsiniz.


Tüm duvarlarda tek tip duvar kağıdı bu şirin odalar için biraz riskli ancak çok katmanlı duvarlar söz konusuysa 3 boyutlu bir efekt yaratabileceğinden tercih de edilebilir. Püf nokta: deseni mutlaka küçük boyutlarda seçin.



En tepe katta her şeyden, herkesten uzakken bu izole duruma yakışacak en iyi seçenek kocaman bir kütüphane ve rahat okuma koltukları, belki bir de çalışma masası. Kahvenizi de yanınıza aldınız mı oh ne keyif! ;)


Çatı banyolarına bir örnek daha.



Çocuklar tavan arasını hep sever, düşük tavanlar boylarına yaklaştığından kendilerine ait başka bir dünyada hissiyle mekanı sahiplenirler. Kendiniz için fikriniz ne olur bilmem ama çocuğunuzun bu odayı ona verdiğinize çook sevineceğini söyleyebilirim.


Onlara ait bir oyun alanı veya evin büyüyememiş! çocuklarına hobi alanı olarak da tasarlanabilir.

Tavanın yüksek tarafına tekli bir salıncak asarsanız ilgiyi mekanın yüksek tarafına çekebilirsiniz.


Ee çatı katı dağ evlerinin şömineden sonra ikinci şartıdır. Yoğun ahşap, çıtırdayan odunların sesi ve o üçgen çatının verdiği huzur ve aidiyet hissi. Ama dağ evi de düz tavan olmaz ki?! :)



İşte açılı tavanlara bol bol güneş ışığı sağlayacak çözümler.


2 Aralık 2013 Pazartesi

Aralık Ayı Gelir De...

Yılın son ayının 2. gününden herkese kocamannn ve enerjik bir günaydın... 2013' ü de bitiriyoruz müthiş bir hızla. Gerek etrafımdan duyduğum gerekse kendim şahit olduğum kadarıyla bu yıl genel için pek de parlak geçmedi sanki. 

2013' ün bana getirdiği en güzel yenilik kuşkusuz, 2012 gibi güzel bir yılın aralığının 16' sında "decoridea" yı oluşturmanın ardından, getirdiği yepyeni bir hayat oldu. Aralıkta Instagram ve Facebook hesabımla başlayıp şubatta blogumla devam edip her geçen gün çığ gibi büyüyen bir yapıya kavuştu. Ben yazdım siz okudunuz, daha çok yazdım daha çok okudunuz. Instagram' da 33000' i aşan kocaman bir aile olduk. Yetişemediğimden İngilizce versiyonunu üzülerek yazamadığım blogumun Instagram sayesinde yabancı konukları da oldu. Her yeni gün yeni fikri, yeni insanları getirdi bana. 



Yetmedi daha taze bir blogger olmama rağmen Bumerang Blogger yarışmasına katıldım. Dereceye giremedim ama ilk 50' nin açıklandığı günden itibaren saatlik güncellenen listeden hiç düşmedim. Olsun, adım adım olacak her şey :) 15 gün Bumerang' ın sitesinde devamlı Decoridea' nın adının olması bile çok güzel bir deneyimdi benim için.

Tüm bu sebeplerden aralık güzel bir ay benim için artık, umut dolu, yenilikleri getiren, hediye paketi gibi cici bir ay. O yüzden mutluluklar dolu olmasını dileyeceğimiz yeni yılın gelişini de kutluyoruz bu ay, Decoridea' nın doğum gününü de, yeni yastık ve kırlent koleksiyonunun gelişini de. :) Evet doğru okudunuz! Geçen gün Instagram' dan paylaştığım bu fotoğrafta sürprizin ipucunu vermiştim. Çok kısa bir süre sonra bu yeni koleksiyon satışta olacak... 

Bu ay ara ara yeni yıl süslemeleriyle ilgili birkaç post da yapacağım. Yeni yılı, Noel' i kutlayan vardır kutlamayan vardır. Maksat hayatımızı renklendirmek şenlendirmek değil mi? Bahanemiz olmasın mı böyle günler? Hepimiz bize gelen hediyenin paketini çocukça bir merak ve coşkuyla açmaz mıyız? O zaman hadi 2014 paketini aynı hevesle açarken etrafımız güzellikler, minik dokunuşlarla şenlensin... Çok çok sevgiler...  

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...