23 Haziran 2015 Salı

Bulut Ay Yıldız Bebek Nevresimi

Merhabalar,

Yaz gelince ürünler de şaha kalkıyor :) Bugün yine atölyeden yeni bir bebek nevresimimiz var. Kız çocuklarına her şeyin cicili bicilisi olup erkek çocuklarda seçenekler daralınca erkek çocuk annelerinin ipi toptan bıraktığını düşünüyorum nedense. Talepler hep kız annelerinden geliyor, halbuki minik prenslere yapabileceğimiz birbirinden şık kombinler, harika tasarımlar ve birçok fikir uçuşurken aklımda, değerlendirmemek olmaz. Hadi bakalım küçük prenslerin anneleri, bekleniyorsunuz :) Üstelik bu model pembiş yerine tatlı bir maviyle erkek bebekler için de uygulanabilir.


Gelelim bugünkü modelimize. Pudra pembe pamuk saten üzerine krem rengi pamuk satenle pofuduk bulutlar ve ay yıldız çalışıldı. Minnoşları uykular alemine götürecek bu takım yine benim vazgeçilmezim pamuk satenden üretildi ki bebeklerinizin pürüzsüz yanakları en yumuşak kumaşlarda dinlensin diye. 



Bu setimiz de bir adet çarşaf, bir adet yorgan kılıfı, 2 adet de yastıktan oluşmaktadır. Yastıkların biri gördüğünüz gibi aplikeli, diğeri düz. Ürünümüz 70*140 yatak ölçüsü maksimum baz alınarak hazırlanmaktadır. Bu ölçüye göre hazırlandığında fiyatı 450 TL' dir. Extra büyük ölçüler istenirse fiyatta oynama olabilir. Renk seçeneklerinde mevcut stoklara göre değişiklik yapabiliriz.


Sipariş vermek isterseniz 0542 637 4998' den veya decorideatr@gmail.com mail adresimden ulaşabilirsiniz. 



  

18 Haziran 2015 Perşembe

Kütüphanemizden #8 - 7 Steps To Raising A Bilingual Child

Kitap okumak, şöyle hiçbir şey düşünmeden, satırlar arasında kaybolarak... Birkaç aydır unuttuğum bir olgu :) tam oturup okuyacağım dediğimde ya bebiş ağlar ya ben dermansızlıktan uyuyakalırım... Böyle bir döngü içindeyken okumam gereken bazı kitaplar vardı.

Kızımızı çift dilli yetiştirme kararı aldığımızdan hem uzmanlara danıştık hem de konuyla ilgili topladığımız kaynakları okuduk. Bunlardan birisi de amazon.com dan getirtmiş olduğum "7 Steps To Raising A Bilingual Child". Eşimde ben de lisanstan İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu olduğumuz için elimizin altındaki fırsatı değerlendirmek istedik. İngilizce illa ki bir şekilde öğreniliyor, derdimiz o değil. Ama bazı çocuk dile karşı ilgisiz olabiliyor. Sonradan azap çekerek öğrenmesinden ise onunla yetişmesi daha makul olur diye düşündük.


Bir diğer gerekçemiz de 0-3 yaş arası bebeklerin beyinlerinin en hızlı geliştiği ve en yoğun öğrenmeye açık oldukları dönem. Bu yaş aralığını kaçırmak istemedik, zeka gelişimine de pozitif etkisi olduğunu öğrenince.

Bu kaynak çift dilli çocuk yetiştirme üzerine çok detaylı anlatımlarda bulunmuş. 
Yabancı evliliklerden doğan çift dilliliklerden tutun, ülke değiştirmeyle gelişen çift dilliliğe, eşzamanlı çift dillilikten, birbirini takip eden çift dilliliğe kadar pek çok olasılık üzerinde durmuş. Hepsini de aşama aşama anlatıyor. Amerikan kökenli bir kaynak olduğu için bazen o kadar detaylandırıyor ki kendinizi anaokulu öğrencisi sanabilirsiniz, çok tipik. 

Sizi bu engebeli yoldan caydıracak her türlü zorluğa da değinmiş olması bu kitabın bendeki değerini çookk yükseltti. Ortamınızdan farklı bir dil konuştuğunuzda toplumun verebileceği tepkiler, çocuğunuzun bu tepkilere verebileceği tepkiler ve sizin yapmanız gerekenler, kendinizi dil konusunda yeterli hissetmeyebileceğiniz zamanlar gibi çok ciddi açılara da değinilmiş. 


Doğumdan önce, daha doğumhanede kızımı İngilizce ile karşılayacağıma dair saçma düşüncelerim doğum sancıları, süreci ve sonrasında tabii ki ortadan kalktı. Gerçek hayat öyle olmadı. Lohusalık geçsin öyle başlarım, dur şu kitaplar bitsin öyle başlarım diye diye ertelediğim bu önemli süreç ve görev 4. ayımızda kitapta gördüğüm bir cümleden gözümün korkmasıyla startı aldı.

"Çift dilliliği ertelemek çoğu zaman asla başlayamamak demektir..."
İşte tüm bu sebeplerden işin ehillerinden çıkma bu kitabı şiddetle tavsiye ederim böyle bir niyeti olan varsa...


17 Haziran 2015 Çarşamba

Konuk Yazar: İSMEK 2015 Sergisi

Konuk yazarların bizlere ve sizlere yepyeni kişileri tanıtmasının güzelliğinin yanı sıra bizim yetişemediğimiz alan ve konularla bloglarımıza katkıda bulunmaları ayrı bir keyif. Yazılarını zevkle okuduğum www.kadinsanat.net in yazarı blogger arkadaşım sevgili Şahika Civelek' in de Decoridea' ya yaptığı bu katkı gibi. 2 yıldır İsmek kursları yıl sonu sergisini ziyaret edip bu görsel şölene sizi de dahil ediyordum. Bu sene kaçırdım ne yazık ki. O yüzden sergi notları bu yıl sevgili Şahika' nın satırlarında, keyifli okumalar...



Cumartesi günü 5 Haziran’da açılmış olan İsmek sergisinin açılış şölenine katıldım. Mehter marşları ile başlayan tören, farklı yörelerden halk oyunları ile devam etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın konuşmasından sonra sergi ziyarete açıldı. İsmek kursiyerleri ve hocaları ile birlikte sergiyi gezmeye koyulduk. 




Ahşap boyamadan kırkyamaya, iğne oyasından el nakışına bir çok farklı branşın öğretildiği kursta öğrencilerin el emekleri görülmeye değerdi. Her sene binlerce öğrenciye yeni el becerileri ve iş imkanı sunan kurstan çıkan eserlerin her birine bayıldım.




Beni en çok etkileyen bölümler, gemi oymacılığı, kırkyama, kurdele nakışı, çini ve hüs-ü hat bölümleriydi. Her biri ayrı ayrı emek verilmiş eserler ustalıkla sergilenmişti. 














Bu sene 5-14 Haziran tarihleri arasında açık kalan sergiyi seneye mutlaka gezmelisiniz. İsmek’te eğitim almak isterseniz de: http://ismek.ibb.gov.tr/ adresinden kayıt olabilirsiniz...

Sevgiler,

Şahika Civelek
www.kadinsanat.net

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...