Çılgın inşaat furyasının dört bir yanımızı kuşatıp neredeyse iklimimizi değiştirdiği, yeşile daha da hasret bıraktığı şu İstanbul' da her türlü "yeşil" çözüm gözüme daha da davetkar görünüyor.
Uygulaması keyifli bu güzel yeşil çözümlerden biri de terrarium trendi. Succulent (ya da echeveria da denen) ve sedum başta olmak üzere kaktüs ailesinden olan çeşitli bitkilerin genelde cam fanuslarda bir araya getirilmesinden oluşuyor.
Bazen bir şekerlik bile yeterli küçük dünyanızı oluşturmaya...
Bu fanusların içinde çoğunlukla bitki yetiştirilse de kelime yapısı "terrain" yani arazi olan bu uygulama, çeşitli solucan ve sürüngen tiplerini yaşatmak için de kullanılıyor, uygun toprak sağlanması şartıyla elbette. O içindeki sürüngenin her an dışarı çıkıp yayılabilmesi evimin içinde özgürlüğünü ilan etmesi düşüncesi beni biraz gerdiği için "almayayım alana da mani olmayayım" diyorum ve tercihimi çiçeklerden yana kullanıyorum :)
Kaktüs türü oldukları için sık su istemediğinden bakımı da kolaydır oluşturduğunuz terrariumların.
Kolajınızı tamamlayacak böyle minik aksesuarlar da kullanabilirsiniz.
Çakıllar toprağın nefes alabilmesi için olmazsa olmaz. İşlevselliğinin yanında görsel olarak da daha sevimli bir hale getiriyor genel görünümü.
Minicik bir saklama kabından devasa saksılara kadar her nasıl bir alana uygulamak istiyorsanız seçim sizin. Evinizin içinde ne kadar büyük bir "iç bahçe" istediğinize bağlı.
Hep özgün olun, kopyalamayın, sürüden uzaklaşın diyorum ya, aynı şey terrariumlar için de geçerli. Her fanusun kendi hikayesi olabilir, yeter ki siz ilhamınızı dökün ellerinizden.
Bol yeşilli bir gün ve haftasonu olsun hepimize...