mekan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mekan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Nisan 2014 Cuma

En Tatlı Mekan: Calandra Chocolat Röportaj #7

Sizi bugün alsam, Brugges' un çikolata kokan sokaklarından geçirip en güzel çikolata butiğine götürsem. Heyecanlandınız, özendiniz, ama yol gözünüzde büyüdüyse korkmanıza gerek yok. Bu muhteşem butik zaten İstanbul' da, hem de Brugges' daki benzerlerinden görmeyi bekleyeceğiniz tüm detaylarıyla.


Esra San ve Seda San Güler kardeşlerin beraber kurdukları Calandra Chocolat yılların biriktirdiği hayal, tecrübe ve eğitimlerle bugünkü şeklini almış. Sözü uzatmadan söyleşimize geçelim:



Decoridea: Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Esra: Seda ile yaptığımız aslında çocukluktan gelen bir hayalimizdi. Bunun için de çalışıp para biriktirmemiz gerekiyordu. İkimizde kurumsal dünyada çalışırken hep buna yatırım yaptık, araştırdık. Eğitimlerimi almak için genelde yurtdışını tercih ettim. Çünkü buradaki eğitimlerin çok yeterli olduğunu düşünmüyorum. Brüksel, Londra ve Paris' te çikolatanın tarihinden itibaren başlayan eğitimler aldım. 2011' de artık butiğimizi açmaya karar verdiğimizde "herkesten bir farkımız olmalı diyerek yola çıktık" Tadlar değişse de çikolata kalıplarını yapan firmalar belli ve herkes bunlardan kullanıyor, biz bu kervana katılmak istemedik. 


D: E günümüzde fark yaratmayan yaşayamıyor...

E: Kesinlikle. Bu yüzden ben de eğitimlerimin bir ayağı için çikolata cenneti Brüksel' e gittiğimde oranın meşhur kırma çikolatası ilgimizi çekti ve Türkiye' de butik çikolatacılıkta bunu yapan kimsenin olmadığını fark ettik ve onun üzerine yoğunlaştık. Amacımız da buraya gelen herkesin çikolataları merak etmesi "bu ne, bu ne" diye sorması. Biz zaten sıkılmadan keyifle tüm hikayeyi anlatıyoruz.

D: Bu ilgiyi nasıl çekiyorsunuz?

E: Her hafta vitrin ve konsept değişikliği yaparız. Mesela geçen hafta sadece kırma çikolata vitriniydi. Bu hafta karma bir vitrin yaptık. 



D: Calandra fikri nasıl oluştu?

Seda: Zaten yola çıkış aşamamız Belçika olunca butiğimizin tasarımında da oradaki sevimli ve insanı mıknatıs gibi çeken dükkanlardan ilham aldık. Mor da çok pozitif ve ikimizin ortak zevki bir renk olduğu için onda karar kıldık. Geçtiğimiz haziranda da burayı tuttuk, tadilatı biter bitmez de ağustosta da açılışımızı yaptık. 



D: Calandra' nın anlamı nedir?

Seda: İsim markanın taşıyıcı unsuru, dolayısıyla biz de çok titiz davrandık. Dünyadaki çikolatacıların isimlerini incelediğimizde hep Rum kökenli isimler olduğunu gördük. Benim eşimin anne tarafı Büyükadalı bir Rum aile. Karar aşamasında bir gün eşim Calandra olmalı dedi. Çünkü eski İstanbul' da christmas öncesinde evleri gezerek Calandra şarkısıyla çikolata toplarlarmış. Bir seremoninin de ismi olması çok hoşumuza gitti.



D: Aranızdaki iş bölümü nasıl?

S: Esra işin mutfağını yönetiyor, ben ise PR kısmını ve markalaşma sürecini yönetiyorum. Instagram ve web yönetimi, Mikader, Kansersiz Yaşam Derneği gibi şenliklerin katılım süreçleri de buna dahil.  


D: En çok sevilen çikolatalarınız hangisi?

E: Hepsinin müşteri kitlesi ayrı ancak "bana bitter verme" diyen müşterilerimiz bile bitter müdavimi oldu çünkü doğru malzemeyi kullanarak doğru oranda kakao yağı kattığımız için. Bunun dışında mevsimine göre çikolatalar da hazırlıyoruz kışın narlı yazın çilekli gibi çünkü meyve çikolata birlikteliklerini seviyoruz. Bir de Pavlova' da çok iddialıyız, Instagram' da paylaştığımız pavlovalarımızdan sonra Türkiye'de de bir pavlova akımı başladı bu da bizi çok mutlu ediyor. (Çok önemli bir bilgiyi not düşelim, pavlova normal beze değil, karıştırılmasın, yemesi çok daha hafif ve lezzetli)



D: Kırma çikolata ile öncüsünüz, tad şahane. Peki asıl iddianız nedir sektördeki?

E: Biz el yapımı çikolata yapıyoruz derken tam anlamıyla bunu kastediyoruz. Yapımın hiçbir aşamasında makine kullanmıyoruz. Mesela çikolatanın yenilebilir hale getirilme safhası olan temperlemeyi yapan sayısız makina var, biz bunu da kullanmıyoruz çünkü bu aşama da elde, mermer tezgahlarda yapılıyor. Makinede yapılmış çikolatanın markettekinden hiçbir farkı kalmıyor çünkü makineye girdiğinde koruyucu madde de kullanılması gerekiyor. Biz gerçek çikolatacıyız ve makinaya karşıyız. Şarlotta bile jelatin kullanmayız, içerik ise bizim sırrımız ;) Hindistan cevizini bile işlem görmüş toz olanından değil, doğal olarak kurutulmuşundan tercih ediyoruz, şeker ilavesi de olmuyor.



D: Catering hizmeti veriyor musunuz?

S: Tabii, zaten beraber çalıştığımız organizasyon şirketleri de var. Onun dışında anne adayları, çocuğunun doğumgününü organize edenler, kına, düğün hazırlıkları için dileyen herkes gelip hayalini bizimle paylaşıyor. Biz de bu aşamada elimizden geleni yapıyoruz. Şeker büfelerini de organize ediyoruz. Cakepop, çikolata, macaron gibi tüm ürünler mevcut. Ama mesela macaronları da hep doğal maddelerle yaptığımız için renkli renkli değil, kakao, vanilya, karamel gibi kullanılan maddeye göre beliren renkler oluyor. Çok çok ısrarlı talep gelirse yine Brüksel' den getirmiş olduğumuz doğal yollarla hint ağacından yapılan renklendiricileri kullanıyoruz. Şeker hamuru da çok tavsiye etmiyoruz kendiniz yapmadığınız sürece. Çünkü gıda boyası en zor vücuttan atılan madde ve elinize bulaştığında ancak çamaşır suyu çıkartabiliyor.

E: Bu arada wedding kataloğumuz da websitemizde yayında. Düğün hazırlığındakilerin mutlaka göz atmasını tavsiye ediyorum.



D: Bu röportajdan sonra size koşa koşa geleceklere iletmek istediğiniz başka bir not var mı?

E: Elbette. Şekersiz çikolatamızdan bahsetmedik. Diyabet hastaları için bir numara. %90 bitter çikolata %10 multitol denen bir tatlandırıcı kullanıyoruz Belçika' dan gelen, diğer tüm malzemelerimiz gibi. Şekerpancarı kadar doğal bir tatlandırıcı, burada tüm testleri de yapıldı, kan değerlerini kesinlikle etkilemiyor. Türkiye' deki Organik Enstitüsü bizden habersiz ürünlerimizden almış ve analiz etmiş, sonrasında bizi aradılar "siz gerçek organik çikolatası yapıyorsunuz" dediklerinde çalışmalarımızın karşılığını aldık, bu da bizi çok mutlu etti. Ayrıca bizim ürünlerimize Akasya AVM' deki ve Bağdat Caddesi' ndeki Organikim mağazalarından da ulaşabilirsiniz. 



Çikolata Kısa Kısa:

* Aztek' lerde kakao para birimi olarak kullanılıyormuş.
* Maya' larda dört yönü simgeleyen kutsal bir ağaçmış.
* Yüksek derecede antioksidan içeriyor.
* Avrupa' da ilaç olarak kullanılmış.
* Osmanlı' lara da Avrupa' dan geçmiş.

Calandra' dan favorilerim: 
Limonlu 
Karamelli
Böğürtlen dolgulu
Böğürtlenli marshmellowlu
Chilli biberli



Calandra Chocolat' ın web sitesine buradan ulaşabilirsiniz: http://calandrachocolat.com
Telefon numaraları ise : 0216 386 14 98

Şimdi koşarak Calandra' ya gideceğinize eminim çünkü bu tatlar enfes. Bir insanın bunları tatmadan yaşaması hiç de adil olmaz ;)

Afiyet olsun...





5 Kasım 2013 Salı

Orası Bir Dans Mabedi

Bugün farklı bir çekim var sizler için. Burası bir dans atölyesi hatta bir tık ötesi belki, bir dans mabedi. 



"Melis Cangüler Dans ve Müzik Atölyesi" ve aynı zamanda "AzulMavi- Endülüs Kültürü ve Flamenko Derneği" burası. Kurucusu ise Türkiye' nin önde gelen flamenko dansçılarından Melis Cangüler. İstanbul' da yaşadığı dönem öğrencisi olmuş olmak benim için büyük bir şanstı. Güzel enerjisini muhteşem dansıyla birleştiren dünya tatlısı bir insan. Flamenko aşkının götürdüğü Ankara' dan dönüş yaptıktan sonra İstanbul' da bu kez kendi stüdyosunu açmaya karar verdi. Ve dernekle beraber Azul oluştu. 

Azul İspanyolca' da mavi demek, adına yakışır bir giriş.

Ve logoyu oldukça anımsatan bir aydınlatma.

Flamenkonun yanında tango, vals, pilates, yoga, zumba, oryantal, tango gibi pek çok dansı bünyesinde barındıran stüdyo oldukça keyifli bir hale getirilmiş. 
Daha önce birkaç farklı stüdyoda dans ettiğimden biliyorum, İstanbul' daki birçoğuna taş çıkarır :)



Dansla ilgili yine Melis Cangüler tasarımlı ürünleri satın alabiliyorsunuz mağaza kısmında. Süsler, şal, baskılı t-shirtler, mouse pad ve saatler...




Fulya' daki stüdyo epey geniş, aydınlık ve ferah. Küçücük odalarda sıkışarak değil böylesi rahat bir mekanda çalışmak gibisi yok. Mekan çekimimiz erken kararan kış tarifesine maruz kalmış olsa da ortamın sevimliliği sizi cezbetmiştir diye düşünüyor, siz bir de gün ışığının enerjisiyle görün burayı diyorum.


Şirin soyunma odası


Mini cafe alanının bulunduğu bölümde Endülüs tarzı mobilyalar ve detaylara yer verilmiş. Flamenkonun doğduğu bölge Sevilla' dan posterler ise olmazsa olmaz.


Müzik ve notalar her yerde...



Dans arası kahve molası verdiğinizde kütüphaneden dansla, flamenkoyla ve İspanyol kültürüyle ilgili kitapları karıştırabilirsiniz. Bu arada yakında burada çok renkli bol müzik ve danslı tapas geceleri de düzenlenecek şimdiden bilgisini vereyim. Katılmak isteyenler olursa blogda bilgilendirme yapacağım.


İşte flamenkoda kemik ve eklem sağlığı açısından rahat çalışabilmek ve istenilen sesin çıkabilmesi için gereken kontrplak zeminli stüdyo.



Zaman zaman çeşitli workshoplara ve yabancı eğitmenlere de ev sahipliği yapan AzulMavi' yi ziyaret ettiğim gün Iida Shigemi yönetimindeki Japon Şaman geleneğinden 3 hazine paylaşımı atölyesi vardı. 



Dansla ilgileniyorsanız mutlaka uğramanız gereken bir stüdyo burası. İletişime geçmek isterseniz 0507 651 3622 veya 0212 211 5133 numaralı telefonlardan ya da azuldernek@gmail.com mail adresinden Melis Cangüler' e ulaşabilirsiniz. Detaylı bilgiler ise http://azuldernek.com/ veya http://meliscanguler.blogspot.com/ya da http://melisdanskursu.com/ adreslerinde. 

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...