İşim gücüm dekorasyon olsa da boğa burcu olmanın hakkını vererek yemek yemek ve yapmak da bende çok önemli bir yere sahip. Haşa yemek bloggerı olacak kadar bir iddiam yok elbet :) ama çılgınlar gibi saatlerce yemek yapıp birbiri ardına tarifler çıkarabilirim ve hatta kendi kendime reçeteler yaratabilirim. Ta üniversite zamanlarımdan kalma alışkanlığım olan Portakal Ağacı ve yazarı Hatice çoğu zaman da kurtarıcım olmuştur.
Canım sıkıldıkça internette yeni tarifler ve yemek blogları araştırırım. Yine böyle bir sırada keşfettiğim bir adresi tanıştırıyorum size: Cafe Fernando. 5 yıldır yayın hayatında olan, Times' ın hazırladığı dünyanın en iyi 50 yemek blogu listesine girmiş olan bu olağanüstü blogu ben nasıl olmuş da kaçırabilmişim kendime inanamadım. Dünden beri durmaksızın bu blogdayım.
Yazarın tarzı da kendi yazılarımı anımsattı bana. Eşimin deyimiyle "dünya bir toz bulutuydu diye başlayan" ve bugünlere gelen uzun anlatımlar :) Ne yapalım kısası içime sinmiyor, hakkını vermek istiyorum. Ve neredeyse her cümlede önceki bir yazının linki var. Ondan ona, bir tariften diğerine sıçrıyorsunuz ve internet tarayıcınız bir anda onlarca sekmeyle doluyor. Benim gibi kaçırmış olanlar varsa bu dünya nimeti blogdan mutlaka haberdar olmalı diye sizinle de paylaşmak istedim.
Yemek saatinin yaklaştığı şu dakikalarda hepinize keyifli okuma saatleri diliyorum zira 5 dakika göz atıp çıkabileceğiniz bir blog değil. Herhangi bir fotoğraf koyup kendisinin fotoğraflarına haksızlık etmek istemiyorum o yüzden
siteye buradan ulaşabilirsiniz.
30 Mayıs 2013 Perşembe
Akşam Saati Karın Acıkırsa
29 Mayıs 2013 Çarşamba
Decoridea Bloglovin' de
Decoridea artık Bloglovin' de... Tüm kayıtlı blogların rahatça takip edilebildiği bir sistem olan Bloglovin' e mutlaka göz atmanızı tavsiye ederim. Beni de listenize eklemeyi unutmayınnnn ;)
http://www.bloglovin.com/
<a href="http://www.bloglovin.com/blog/7891059/?claim=yduynvcn2ja">Follow my blog with Bloglovin</a>
http://www.bloglovin.com/
<a href="http://www.bloglovin.com/blog/7891059/?claim=yduynvcn2ja">Follow my blog with Bloglovin</a>
25 Mayıs 2013 Cumartesi
Porselenden Hayatlar - Geçmişe Özlem
Geçen günkü yoğun programım ve sürprizli İstanbul trafiği nedeniyle ertelemek durumunda kaldığım NG Kütahya Seramik - Porselen - Turizm A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Sema Güral Sürmeli' nin Osmanlı görkemini porselenle buluşturduğu sergisini geç de olsa dün ziyaret edebildim. Kaçırsam çok aklımın kalacağını düşünüyordum ki gezdikten sonra bu fikrim doğrulandı.
Alamet ve nişan anlamındaki alm kökünden gelen alem yaratıcının varlığına dalalet eden ve onun bilinmesini sağlayan sembole denir. Ayrıca benim de çok beğendiğim bir aksesuardır. Türevlerini Kütahya Porselen ve benzeri mağazalarda bulabilirsiniz.
Osmanlı döneminde yöresel gelinler. Üst en soldaki 3 etek denilen giysiyi giymiş olan gelin Kütahya ve yöresine aitmiş.
Kavuklar! Padişahın olmazsa olmazları, metrelerce bezin sarılarak oluşturulduğu bu parçalar açıldığında giyenin kefeni olabilecek boyutlarda olurmuş bu da padişahlar için "her an ölmeye hazırım" anlamını taşırmış.
Arnavutköy Nicol' de gerçekleşen bu sergide her biri el ile işlenmiş kaftanlar, armalar, nişanlar ve kılıçlar ile Osmanlı kültürüne ve yaşamına dokunan, tamamlanması 4 yıl süren toplam 2013 parça eser yer alıyor.
Bu tarz vazolar deseni aynı olmasa bile mutlaka hep çift kullanılırmış.
Alamet ve nişan anlamındaki alm kökünden gelen alem yaratıcının varlığına dalalet eden ve onun bilinmesini sağlayan sembole denir. Ayrıca benim de çok beğendiğim bir aksesuardır. Türevlerini Kütahya Porselen ve benzeri mağazalarda bulabilirsiniz.
Türkan Şoray' a ithaf edilen ve kendisine de hediye edilen bu yemek takımı, kendisinin TRT' deki "Burası Osmanlı" adlı dizisinde giydiği bir kaftandan yola çıkılarak hazırlanmış. Bunun dışında da aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz yemek takımları bu sergiyle beraber Kütahya Porselen mağazalarında bulunabilecek.
Yukarıda gördükleriniz saray gelinlerinin taç ve ayakkabı örneklemeleridir.
Dini İslam olan bir devletin saray yaşamında kullanılan dini objeler de mutlaka en kıymetlilerden en özenlilerdendi. Özellikle büyük porselen tespihi ve işçiliğini çok orijinal bulduğumu söylemeden geçemeyeceğim.
Kavuklar! Padişahın olmazsa olmazları, metrelerce bezin sarılarak oluşturulduğu bu parçalar açıldığında giyenin kefeni olabilecek boyutlarda olurmuş bu da padişahlar için "her an ölmeye hazırım" anlamını taşırmış.
Atlar ve binicilik savaşların en önemli kriterlerinden olunca onlara verilen önem de artıyor elbette.
Ve son olarak porselen yapımına ait ufak bir sergileme alanı oluşturulmuştu. Aşağıda gördüğünüz malzemeler porselenin hammaddeleri; bunlar karıştırılarak çiğ çamur haline getiriliyor. Sonrasında rötuşlanıp pişirilip sertleştiriliyor.
Ve son olarak porselen yapımına ait ufak bir sergileme alanı oluşturulmuştu. Aşağıda gördüğünüz malzemeler porselenin hammaddeleri; bunlar karıştırılarak çiğ çamur haline getiriliyor. Sonrasında rötuşlanıp pişirilip sertleştiriliyor.
Boyalı pişirim evresi de tamamlandıktan sonra sıra dekorlama ve yaldızlama işlemlerine geliyor. Son halini almadan önce gördüğünüz kahverengili aşama som altının fırına girmeden önceki hali. Gördüğünüz sarı rengi alması ise diğer bir pişirme evresinden sonra gerçekleşiyor ve son olarak da değerli taşlarla süsleniyor.
Sergi sonunda genel içerik hakkında bilgi veren öyle bir katalog verildi ki katalogdan ziyade her daim saklanabilecek tam bir referans kitabı. Ayrica Sema Güral Sürmeli' nin bu koleksiyona özel tasarladığı kaftan desenli 2 kişilik fincan takımı hediye edildi. Benim kadar kaftan seven biri için harika bir tesadüf oldu :) Bu zarif armağan için tekrardan Kütahya Porselen' e teşekkür ediyorum. Markaların bu tarz kültürel mirasımıza sahip çıkan sergilerini ve projelerini her zaman desteklememiz gerektiğine inanıyorum.
Not: Ne yazık ki bugün serginin son günü, kaçırmak istemeyenler doğru Arnavutköy' e...
Not: Ne yazık ki bugün serginin son günü, kaçırmak istemeyenler doğru Arnavutköy' e...
Sevgiler..
Etiketler:
dekorasyon
,
geçmişe-özlem
,
kültür-sanat
,
kütahya-porselen-seramik
,
nicol
,
osmanlı
,
porselenden-hayatlar
,
sema-güral-sürmeli
,
sergi
,
tarihi
,
türkan-şoray
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)