24 Şubat 2014 Pazartesi

Dekorasyona Yağmur Damlaları

Belli değil mi bugünkü ilhamımı bu yağmurlu havadan aldığım? Genelde kapalı ve yağmurlu havalardan hoşlanmayan ben bile yolunu gözler oldum kendisinin.. Ee su şart!.. 

Bu fikirden yola çıkarak doğanın gitgide insan yaşamına daha çok entegre olması sebebiyle ben de dekorasyonda yağmur detayını taşımak istiyorum evlerinize.. Geçen günkü mobilya fuarı yazımda örneklerini gösterdiğim gibi (ağaç gövdelerinin salonun tam da orta yerinden geçiyor olması) doğal detaylara artık daha çok rastlanacak. Yağmur da bunlardan biri...

Peki bu tertemiz yağmur damlalarını evlerimize nasıl yağdırabiliriz?


Kristallerle en şık damlaları salonunuza yağdırın, ister paravan gibi kullanın
ister duvar önlerini hareketlendirin...

İster kalıcı olsun, ister sadece bir parti dekorasyonu ama bu ışıklı damlaları bir ara evinizde mutlaka uygulayın, çarpıcı bir etki yaratacağınıza emin olabilirsiniz.

Ev tekstillerinde de bulut ve yağmur temasını kullanabilirsiniz.

Şemsiye kullanmak istiyorsunuz ama güneşli havadan vazgeçemiyorsanız da size son derece eğlenceli bir seçenek! Dantel şemsiyeleri rengarenk yapma çiçeklerle süsleyin ve ortamı nasıl şenlendirdiğini görün ;)


Çocuk odalarına yağmur ve bulut efektlerini çok yakıştırıyorum. Mavi diye ille erkek odalarına yapılacak diye bir kaide yok. Minik su damlacıklarını pembe tonlarda yaptığınız anda işte size bir kız çocuk odası!

Parti süslemelerinde de bu temanın uçsuz bucaksız örneklemeleri yapılabilir.


1-2 yıldır sıkça kullanılmaya başlanan gergi tavan ile odalar bambaşka bir çehreye kavuşuyor. Şekillendirilebilen pleksiglas benzeri bir malzemeye istenilen görsel işleniyor ve tavanınıza monte ediliyor. Bu konuya yakında özellikle değineceğim örneklerle.





Ya da bunların hepsi fazla büyük ve iddialı mı geliyor? O zaman bir yağmur tablosuyla aynı romantizmi yakalayabilirsiniz...

Bereketli ve iyi bir hafta olsun hepimize...


20 Şubat 2014 Perşembe

En Tatlı Pasteller

Bugünkü postla çok romantik hayallere dalabilir, evinizi baştan ayağa değiştirmek isteyebilirsiniz. Hayır, son trendlerle ilgili fuar görüntüleri paylaşmayacağım bu sefer :) Ama konu o kadar tatlı ki sizi cezbedecek.


Genelde parlak ve neon renkleri mi seversiniz pastel renkleri mi bilemiyorum ancak şu bir gerçek ki pastellere çok az insan hayır diyebilir. Hafif ve yormayan tonlarıyla ruhumuzu dinlendirdiği, ortamı dinginleştirdiği için özellikle de evlerde vazgeçilmezimizdir genelde.



Her rengin pastel tonları mevcut olsa da kelime anlamının bizde çağrışım yapan ilk renkleri yumuşacık pembeler ve lilalar, masum maviler, tatlı sarılar ve cezbeden yeşiller oluyor.



Bir çalışma masanız varsa standart renklerinden kurtarın onu. Odanıza kan, can katacak iç açan rengarenk pastel tonlarına boyayın.


İşte bu da passionforbaking.com un yazarı Norveç' li şef Manuela' nın pastel mutfağı. Instagram' da milyonlarca takipçisi olan 5 çocuk annesi bu yetenekli kadının mutfağı tam anlamıyla bir cazibe olgusu. Sadece mutfağından kareler görmek için onu takip edenler var. Yani pastel tonları sadece salon ve yatak odalarıyla sınırlamamak lazım evde kullanabildiğiniz her yerde kullanmaktan çekinmeyin. 







Bu arada bu nostaljik saatlerden İstanbul' da nerede satıldığını bilen varsa paylaşırsa çooookk mutlu olurum, çok sevimli değil mi?

Peki civciv sarısı bir küvet? Tabii ki evet!

Çocuk odalarında kullanacağınız bu tonlar onlara da sakin ve huzurlu bir ortam sağlayacaktır. Mesela böyle yumuşak hayvancıkların oluşturduğu bir oturma grubunu eminim seveceklerdir.

Sindrella' nın banyosu ya da Barbie' nin mi demeli? 



Ve tabii ki pastel; kremler, uçuk pembeler maviler değil yalnızca. Kum rengi ve kahvenin çok yumuşak tonlarıyla da aynı ruhu yakalayabilirsiniz.


Daha pek çok pastel dekorasyon detaylarına Pinterest hesabımdaki Pastel Love for Decoration boardundan ulaşabilirsiniz. Sizin favoriniz hangisi?

19 Şubat 2014 Çarşamba

360 Dereceden Aşk Festivali

Geçen hafta cuma günü Instagram takipçilerim görmüştür, bir günde 4 ayrı mekanda bir dizi sergi gezdim. Epeydir bu kadar yoğun bir sanat günü geçirmemiştim. Öncelikle uzun süren çalışmaların ardından böyle güzel işler çıkardığı için tüm sergiler küratörü sevgili Işık Gençoğlu' nu tebrik etmek istiyorum. Kendi markası olan İstanbul Concept ile pek çok projeye küratörlük yapıyor ve sayısız proje geliştiriyor. 



Bu projelerden bir tanesi de 5 yıldır her şubat ayında Sevgililer Günü' ne atfen gerçekleşen "Aşkın Damakta Kalan Tadı" sergileriydi. Tüm sergilerini gezmiş biri olarak hepsinden ayrı keyif almışımdır. Bu yıl kurumsallaşma politikasıyla bu gelenekselleşmiş sergiyi bir festival ortamına taşıma kararı alınmış. Çok da güzel olmuş. Festival programı bana ulaştığında bir hayli şaşırdım ve takdir ettim. Konu başlığı 360 Dereceden Aşk Festivali. Tam anlamıyla bir aşk festivali olmuş. Pek çok sanatçının çeşitli alanlarda katıldığı sergilerden tutun da bir kına gecesi ve düğüne kadar her şey vardı. 

Festival üssü olarak İstanbul' a 360 dereceden bakabilen en yüksek tepelerden Taksim belirlenmiş. Böyle kapsamlı planlanmasının sebebi de festivali gitgide dünya çapında bilinir ve ziyaret edilir hale getirmek. Sözü daha fazla uzatmadan teması "ilahi aşka kavuşma" olan festivalin içeriğine geçmek istiyorum. 



İlk sergi mekan sponsoru olan 360 İstanbul restaurantın terasında ünlü heykel sanatçılarının eserleriyle başladı. Terasında yemek yemeye alışık olduğumuz mekanda 13 değerli sanatçının eserlerinin keyfine varmak muhteşem bir deneyimdi.



Burayı bitirir bitirmez Beyoğlu Sanat Merkezi' ndeki "Merhamet" temalı fotoğraf sergisini gezmeye gidiyorum. 14 değerli sanatçının çok değerli kareleriyle çok farklı dünyalara yelken açıyorsunuz. 21 şubata kadar gezilebilecek olan sergiyi kesinlikle kaçırmamanızı tavsiye ederim.


Erbil Balta


Buradan sonraki durağım ise onlarca sene, binlerce insanı ağırlamış tarihi Pera Palace Hotel' deki cam ve takı sergilerini gezmeye gidiyorum. Cam Ocağı Vakfı ve Uluslararası Mevlana Vakfı desteğiyle cam ve takı sanatçıları Mevlana' nın "Aşk Yakar" dizelerini yorumlamışlar. 



Cam eserlerde 15, takı eserlerinde ise 9 değerli sanatçıyı ağırlayan Pera Palace gerçekten de tarihi dokusuna yakışan çok önemli bir sergiyi ağırlamış. Ay sonuna kadar ziyaret edebilirsiniz. 





Festivalin bambaşka bir yönünden bahsetmek istiyorum şimdi. Küratör Işık Gençoğlu, “Amacımız, 13 Şubat’ı tüm dünyanın İstanbul’da buluşma günü yapmak, böyle bir gelenek başlatmak çünkü bizim dünyaya verecek bir mesajımız var” diyor. Bir de 13 Şubat’a özel bir ritüel başlatmak istemişler. Bu ritüele göre; eğer 13 Şubat’ta ilahi dinlerden birer temsilci bir araya gelir ve her birinin kendi ibadethanesini yine beraber gezer, birbirleri için dilek tutarlarsa, o dilekler gerçek olur. Bu güzel ritüeli de Mevlana Vakfı sahiplenmiş. Mevlana Vakfı Eşbaşkanı Esin Çelebi Bayru’nun desteği ile din temsilcileri, 13 Şubat’ta bir araya gelerek tüm dünya için dua ettiler. 

Bu anlamlı organizasyonun ardından ise bir kına gecesi gerçekleştirildi. Düğünleri için 15 şubatı seçmiş olan Rila ve Umut muhteşem bir organizasyonla bu Aşk Festivali' nin programına dahil olmuş. Kına yine mekan sponsoru 360' ta önce sadece kadınlara özel, saat 23.00' ten sonra da herkese açık şekilde gerçekleştirildi. 15 şubat cumartesi akşamı ise The Hall' de düğünleri gerçekleştirildi. Sanıyorum, bir aşk festivali bundan daha fazla anlam kazanamazdı :)

Eceşan Erdem

14 Şubat günü gezdiğim son sergi ise Nuru Ziya Suites butik oteldeki "Aşk Paylaşmaktır" temalı karma sergiydi. 19 değerli sanatçıya ev sahipliği yapan bu sergi en beğendiklerimden biri oldu.

Ve küratör Işık Gençoğlu ve benim Meliha Babalık' a ait eserle pozumuz :)


Elhan Ergin


Kerem Sanlıman


Banu Apaydın tasarımı "Bumerang" isimli bu iskemlenin verdiği fikir ve baktığı açı çok anlamlıydı.

"Her karar bir bumerang, karar vermeden önce otur bir düşün" diyor aşağıda resmini gördüğünüz "Kırık Çeyizler" isimli esere bakarak. "Kırık Çeyizler"in anlamı ise bambaşka... Evlenirken aşkla, hevesle alınan bu çeyizler günümüzde daha yıpranıp, taksitleri bile bitmeden boşanmalarla kırılıp dökülüyor.  

 Gerçekten de "oturup bir düşünmeye" sevk ediyor insanı.

Sergide tanıştığım sanatçı sevgili Melike Kılıç ise kendi el boyaması takı tasarımlarıyla oradaydı. Yaptığı çeşitli çizimleri ve el boyaması takılarını bir araya getirdiği bir sergi açma hazırlığındaki Melike Kılıç' ın organizasyonunu da kesinlikle sizlerle buluşturacağım.


Günün en güzel hediyesi Melike Kılıç' ın bana armağanı el boyaması kuş tüyü broş. Tekrar çok teşekkür ediyorum :)


Tülin Yiğit Akgül

Armando Rodrigez

Benim gitmeye yetişemediğim "Aşk Özgürleştirir" temalı bir karma sergi de Cihangir Sanat Merkezi' nde gerçekleşiyor. 24 şubata kadar gezme şansına sahipsiniz. Tüm festival ve detaylar ile ilgili bilgi için festival resmi web sitesini buraya tıklayarak ziyaret edebilirsiniz. İnsanın ufkunu açan, bambaşka dünyalara götüren, üstelik de uluslararası bir boyut kazanma yolunda hızla ilerleyen bu kapsamlı etkinliği kaçırmayın derim. 
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...