tiyatro etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tiyatro etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Şubat 2015 Çarşamba

Kim Korkar Hain Kurttan

Bu hafta kültür sanattan ilerliyoruz. Olsun bu da lazım, bünyeye, ruha, ilaç niyetine zaman zaman, temiz bir nefes niyetine zaman zaman. Geçtiğimiz haftasonu aylardır peşinden koştur koştur bilet bulamadığımız Oyun Atölyesi' nde sahnelenen "Kim Korkar Hain Kurttan" adlı oyuna gittik. Satışa çıktığının 5. dakikasında ancak 8. sıradan yer bularak biletimizi aldık. 


Konusuna gelirsek; Edward Albee' nin yazdığı sayısız kez sahnelenen bu başyapıtında Martha ve George' un çalkantılı evliliği konu ediliyor. George tarih hocası olduğu üniversitenin başkanının kızıyla evlidir. Bir parti sonrası üniversitenin yeni biyoloji hocası Nick ve eşi Honey' i evlerine davet ederler. Henüz yeni tanışan 2 çift birbirleri hakkında öğrendikleriyle tuhaf anlar yaşayacaklardır ve hepsinin açısından sert bir gece olacaktır.  


Gelelim oyun yorumlarıma... Öncelikle oyunculuklar muazzam başarılı. Hepsine ayrı ayrı şapka çıkartırsınız. Hele ki Zerrin Tekindor' un sahnede nasıl devleştiğine inanamazsınız. Kendisini en son Aşk-ı Memnu' da izlediğimi düşünürsek o rolden sonra Martha olarak izlemek ise bir hayli çarpıcı bir deneyim oldu. Ancaaak gel gelelim aylarca bilet bulamayıp bizi hırslandıran ve iyice meraklandıran bu oyun beklentimizi tam anlamıyla karşılamadı. Martha ve George' un arasındaki sert iniş çıkışlar oldukça şaşırtsa da yer yer oyundan kopmanıza da sebep oluyor ve soru işaretleri belirebiliyor akılda. 3.perdenin sonuna kadar "ne olacak acaba" duygusu hakim ama meraktan ve sürükleyicilikten değil, daha çok nasıl bağlanacak kıvamında.

Tabii bu yorumlar tamamen bana ait. İzleyip görmek size kalmış, bugüne kadar Zerrin Tekindor' u sahnede izlemediyseniz sırf bunun için bile izlenebilir. Bu arada bu oyundaki performansıyla Tardu Flordun' un Afife Jale Tiyatro ödülü aldığını da belirtmeden geçmeyeyim. 

Size iyi seyirler ;)

12 Kasım 2014 Çarşamba

Kaç Baba Kaç!

Geçtiğimiz çarşamba HSBC Tiyatro Gönüllüleri' nin ortaya koyduğu oyun "Kaç Baba Kaç!" için Kenter Tiyatrosu' ndaydım. 6 yıldır sosyal sorumluluk projesi kapsamında HSBC çalışanlarından oluşan oyuncular,yönetmen Apo Kaya önderliğinde oyunlar sahneliyorlar. 



Geçen yıl sahnelenen Shakespeare' in "Onikinci Gece" oyununda o kadar başarılı bir performans sergilemişlerdi ki bu yıl yeni bir oyun sahneleneceğini duyunca hemen biletimi ayırttım.

Bu yılki oyun AÇEV tarafından yürütülen "Çocuk Okuma Projesi" ne destek olacak. Çocukların kitap okuma, sevme alışkanlığı kazanması için ortaya konan bu proje 6 ilde 158 okuma grubunda hayat bulacak. Geçen haftaki galadan sonra Anadolu turnesine çıkacak olan oyunun takvimi şu an belli değil ama hatırı sayılır il geziyorlar, yerel tiyatrolarınızı takipte kalın derim.



Gelelim oyuna... Ray Cooney' nin yazıp Haldun Dormen' in çevirdiği bu oyun Doktor Morgan' ın büyük kongrede yapacağı konuşma öncesinde hastanede çalışan eski bir hemşirenin ansızın çıkagelmesiyle başlıyor. Zaten olaylar bundan sonra iyice sarpa sarıyor ve akıl almaz bir yalan çemberinde buluyorsunuz kendinizi. 

Oldukça dinamik bulduğum "Kaç Baba Kaç" ı eminim siz de seveceksiniz. Özellikle de bu kadar zorlu bir oyunu başarıyla tamamlayan tüm ekibi tebrik etmek istiyorum, başarılarının devamını diliyorum.



7 Nisan 2014 Pazartesi

Nuh: Büyük Tufan

Cuma günü gösterime girer girmez merakla beklediğim Nuh: Büyük Tufan filmini izledim. Aslında konu bilindik, neden merakla beklediğim ise başrollerde Anthony Hopkins olması - ki Meet Joe Black' ten beri yeri ayrıdır bende. Tabii Russell Crowe ve Jennifer Connelly' i de unutmamak gerek.


Dünyayı yok edecek olan Büyük Tufan' dan önce Tanrı tarafından seçilen Nuh' a yüce bir görev verilir. Tüm dünyada merak uyandıran filmin gösterimini Malezya, Katar, Bahreyn gibi ülkeler dini sebeplerden ötürü yasaklamıştı. Papa' nın başta onaylamadığı film için sonradan kendisi ikna edilmiş çıkan haberlere göre.


Sansasyonları bir yana Cinemaximum' ların devasa IMAX ekranlarında 3 boyutlu olarak izlenebilen film gerçekten keyifli dakikalar yaşatıyor. (Imax ve 3D versiyonu varken 2D ve dijital 3D olanları önermem) Anthony Hopkins ve Russell Crowe' un etkileyici oyunculukları desteklenen görsel efektlerle de sizi hikayeye hemen adapte ediyor. Harry Potter' dan tanıdığımız Emma Watson da başarılı bir oyunculuk sergilemiş. 


Filmle ilgili detaylara takılsanız bile 3 boyutun etkileyici sahneleri için gitmek gerekir diye düşünüyorum.

2 Nisan 2014 Çarşamba

Şark Dişçisi

Sezon sonu yavaş yavaş yaklaşırken geçtiğimiz haftasonunu yine bir müzikalle değerlendirdik eşimle. 2 yıldır gitmek isteyip bir türlü fırsatını bulamadığım Şehir Tiyatroları müzikali olan "Şark Dişçisi" ni tercih ettik bu kez nihayet.


19. yüzyılda İstanbul Ermenileri arasında geçen genç ve çapkın koca Taparnigos ile yaşlı ve asabi karısı Marta' nın yalanlarla dolu hikayesini anlatan bir dolambaçlı bir komedidir. Gezici bir kumpanyanın geleneksel tiyatro unsurlarını vurgulayarak sunduğu bu gösteri 3 saat sürüyor. Hagop Baronyan' ın yazıp Engin Alkan' ın yönettiği bu müzikali özellikle Engin Alkan' dan dolayı görmek istiyordum çünkü kendisinin hem oyunculuğunu hem de yönetmenliğini çok beğenirim.


Yönettiği her oyununda ise Shakespeare' e yaptığı göndermelerle bendeki yeri daha da ayrıdır. Yalnız bu oyunla ilgili şöyle bir durum oluştu bende. İlk perdede beğenmekle beğenmemek arasında epey gidip geldim. Örneğin 2,5-3 saate kadar sürebilen bir Shakespeare oyununda sıkılmanız çok zordur çünkü her bir kelime tam da o cümle için yaratılmış gibi oturur kontekste. Ancak bu oyunda "bu bölüme ne gerek vardı" dedirtebilen bazı sahneleri hissedebiliyorsunuz.

Yine de gecenin sonunda hoş bir tat bırakmayı başardığını da söylemeliyim. Nisan ayı oyun düzeni için linke tıklayabilirsiniz. Keyifli seyirler ;) 

27 Mart 2014 Perşembe

Dünya Tiyatrolar Günü

Size tiyatro ne ifade ediyor, hayatınızdaki yeri nedir bilmiyorum ama benim için hayatın durup, sadece o an o sahnede can bulduğu yerdir. Zaman, mekan, kişi kavramlarım silinir, sadece karşımdaki karakterler var olur.  


Yüzlerce yıldır hayatta burnumuzun ucundaki gerçekleri göremediğimiz zamanlarda çıkar bize gösterir tiyatro tüm acımasızlığıyla ama içtenliğiyle. Sadece acı gerçeği vurmaz yüzümüze, göremediğimiz mutlulukları da çıkarır koyar avcumuza, kalbimizin orta yerine, anlayalım da değerini bilelim diye.


Hayatı sever, sevdirir tiyatro sahnesi. Eğer çocuklarınıza gerçekten önemli bir deneyim vermek istiyorsanız onları hayatlarında bir kez de olsa tiyatro sahnesine itin. İşin mutfağında sahnenin o kokusunu içine çekip, bu tadı aldıktan sonra bir daha ondan kopamazlar, seyirci de olsalar, oyuncu da...


Alaylı veya okullu bu mesleğe gönül vermiş tüm tiyatrocuların, onları ayakta tutan tüm tiyatro izleyicisinin, hepimizin 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü kutlu olsun. 

31 Ocak 2014 Cuma

Bu Haftasonu Ne Yapsak?

Çook bulutlu kapkaranlık bir güne uyanmış olmamız fark etmez! Hemen enerjimizi toplayıp haftasonu neler yapabileceklerimize bir göz atalım ki dopdolu geçsin zamanımız.

* TİYATRO: "Sersefil(Korkuyorum Sevgilim)" Gönül Ülkü Gazanfer Özcan Tiyatrosu' nda sahneleniyor. Pamuk ipliğine bağlı yaşayan bağımlıların inanılmaz dönüşümü ve çevrelerinin çaresizliğini gözler önüne seren çarpıcı bir aşk hikayesini anlatıyor. 2 Şubat pazar günü izlenebilir.




* SİNEMA: İlk iki filmini beğeniyle izlediğimiz Ata Demirer filmi Eyvah Eyvah serisinin 3. filmi vizyonda. Bol kahkaha için mutlaka görülmeli diyorum.



* SERGİ: Birkaç yıl önce de "Body Works" ismiyle İstanbul' a gelen dünyanın ilk insan anatomisi sergisi "The Human Body" tekrar İstanbul' da. Derimizin altında olup bitenleri tüm gerçekliğiyle gözler önüne sunan bu sergiyi ilk gezdiğimde çok beğenmiştim. Görmeyenlere tavsiye ediyorum, çok etkileyici bir deneyim. Aqua Florya AVM' de sergiyi gezebilirsiniz.


ETKİNLİK: Kek, pasta, kurabiye... Bunlar aklınızı başınızdan mı alıyor? Daha da ileriye taşıyıp misafirlerinizi tatlılarınızla büyülemek mi istiyorsunuz? O halde Mutfak Sanatları Akademisi' nin "Mutfakta 8 Hafta Pastacılık" programı tam size göre. Program detaylarına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. MSA' nın kurslarını kendim de önceden katıldığım için kesinlikle tavsiye ederim, tüm ekip son derece profesyonel çalışıyor. Ne de olsa orası bir okul...


MİNİKLERE: Sömestrdeki minikleri unutmak olmaz. Çocuklarınızı götürebileceğiniz değişik bir etkinlik müjdeliyorum. Türkiye' nin en büyük lazer arenası "Dino Laser Tag" Forum İstanbul' da açıldı. Macera dinazorlar diyarı Jurassic Land' e 6 boyutlu bir yolculukla başlıyor. Çocuklarınıza gerçekten unutamayacakları bir gün armağan edin. Biletlere Biletix' ten de ulaşabilirsiniz.


MÜZİK: Garanti Caz Yeşili kapsamında Salon İKSV' de yarın akşam Miles Davis gecesi var. Kulağınızın pası silinsin diye gidilmeli.


PAZAR KAHVALTISI: Bu haftasonu Yeniköy' de adını sıkça duyar olduğumuz La Vie en Rose cafeye kahvaltıya gidilmeli. Zengin menüsü, doyurucu kahvaltısı ve tabii ki insanı çıldırtacak görünüş ve lezzetteki tatlıları kesinlikle denenmeli.





21 Kasım 2013 Perşembe

Kösem Sultan

Pazartesi gecesi İstanbul Şehir Tiyatroları' nın sahneye koyduğu "Kösem Sultan" adlı oyunun galasındaydık eşimle. Zaten oyunculuğuna hayran olduğum Şebnem Köstem' in de başrolde olduğunu öğrenince daha da bir hevesle koştum Muhsin Ertuğrul sahnesine. Bu gecenin gala olması da ayrıca güzelleştiriyordu orada oluşumuzu. 



Şener Şen, Zeki Alasya, Nevra Serezli, Deniz Gökçer gibi sayısız üstad oyuncuyla aynı ortamda seyretmez ayrı keyifti. Oyuna gelirsek, tarihten bildiğimiz üzere Kösem Sultan' ın iktidar hırsı yüzünden oğlu padişah İbrahim' i öldürtmesi ve devlet yönetiminde söz sahibi olmaya çalışması çarpıcı bir ahenkle anlatılıyor. Kösem' in sonunu da zaten bu dur durak bilmez hırsı getiriyor. Zeynep Özyağcılar Turhan Sultan rolüyle en az Şebnem Köstem kadar övgüyü hak ediyor. Burak Davutoğlu, Mehmet Bulduk, Ergün Işıldar gibi ünlü oyuncular da bu oyunda sahne alıyor. Kesinlikle görülmesi gereken, sezonun en iddialı ve güçlü oyunlarından. Biletler için tıklayın. Bizim davetiyelerimizi ulaştıran arkadaşımız sevgili Fatih' e de teşekkür ediyorum.



Bu arada belirtmeden geçemeyeceğim, bunca yıldır oyunlar oynanır, sayısız gala düzenlenir ancak organizasyon işi hala nasıl çözülemez anlayamıyorum. Oturma planı bu kadar aksaklığa sebep olmamalı, acil pratik bir şekilde sorun çözülmeli.

16 Kasım 2013 Cumartesi

Ne İstediniz?

En büyük tutkularımdan, ilk göz ağrım tiyatronun açılışını bu sezon biraz geç de olsa yaptık. Geçtiğimiz cumartesi Paso Tiyatro ekibinin sahneye koyduğu Apo Kaya' nın yazıp yönettiği "Ne İstediniz?" adlı oyuna gittik. Apo Kaya' yı ve tarzını önceden Yalan Dünya' nın Zerrin' inin başrolde oynadığı "Dur Bi Dakka" adlı komedi oyunundan biliyor olabilirsiniz. Bu kez çok farklı bir işe imza atmış kendisi. Yine arada komedi unsurları olsa da siz olayın akışına heyecanla kapıldığınız anlarda bir anda ters köşe yapabiliyor. 

Komşusunun günlerdir aralıksız çalan telefonundan rahatsız olan Suzan, apartman görevlisiyle içeri girer. Nihayet çalan telefonu yanıtlarlar ancak o andan sonra işler hiç de umdukları gibi gitmeyecektir. Bence bundan sonra vereceğim herhangi bir tüyo oyunun büyüsünü kaçırabilir. Şuraya hemen fragmanı iliştirivereyim en azından size bir fikir versin ;)

Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Sahnesi' ndeki bu oyunu en kısa zamanda görmenizi tavsiye ederim, biletler biletix' te. Haftasonunuz için güzel bir etkinlik olabilir...





Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...