11 Aralık 2014 Perşembe

Evim Güzel Evim #11 - Katia Home Deco

Bugün sizleri sıcacık ve elegan bir zevkle döşenmiş bir eve götürüyorum. Bu evin sahibi size yabancı gelmeyecek. Sevgili blogger arkadaşım Katia Ertuyun güzel ailesiyle yaşadığı evinin kapılarını ev çekimi köşemiz için açtı. Bence sözü fazla uzatmadan hemen gezmeye başlayalım. İşte salon!


Göz yormayan ama kendi içinde ahengi olan parçaları seven ev sahibimizin bu doğrultuda seçtiği masa ve büfesi Casa Mobilya' da. Sandalyeleri ise bir dönem benim de keyifle takip ettiğim ancak sonradan kapanan Westwing adlı internet sitesinden seçmiş. Şık büfe üstü aydınlatma Elements' ten.


Bu evde göreceğiniz tüm tablolar Katia' nın kayınvalidesine ait. Ne muhteşem hediyeler değil mi?


Aksesuarlar, mumlar ve fotoğraflar ise evin olmazsa olmazı.



Turuncu ve kiremit tonları... Kolay kolay salonumuzda yer verdiğimiz renkler değil ama yaydıkları enerjinin güzelliğine bakar mısınız? Ahşap ve bej tonlarıyla kombinlendiğinde gerçekten yaşanılası bir mekan oluşmuş. TV ünitesine simetri oluşturan 2 karşılıklı duvarın birinin şömine, diğerinin nişlerle zenginleştirilmiş olması geniş metrekareli salona hareket katmış. L koltuk Tepe Home, TV ünitesi özel yapım.


Salonda başka bir camın önünü süsleyen bu ikili berjer ise anne yadigarı. Bu nostaljik ve anlamlı köşeye Ortaköy' deki bir eskiciden alınıp beyaza boyanan sehpa eşlik ediyor.


Salondan cam bölmeyle kapatılmış bir balkona çıkılıyor. Burada da salonun devamı şeklindeki hakim renkleri görebiliyoruz. Balkondan ziyade apayrı bir yaşam alanı yaratılmış.

Evin ağzı var dili yok sakini minik Sushi de çekim boyunca bize eşlik etti :) Girişteki dresuar Boyner Evde' den, aplikler ise Şişhane' deki Dekon Aydınlatma' dan alınmış.


Bu eve taşınma sırasında hazır mutfak mı özel yapım mutfak mı tercih etme konusunda kararsız kalan ev sahibemiz sonunda La Bottega' da karar kılmış. Duvarı görmeyen manzarası olan evyeler ise her daim favorim, yaptığınız işi size unutturuyor.



Banyonun set up'ının oluşturulmasında bir mimardan yardım alınmış ve özel olarak yaptırılmış. Ferah banyoda çok yönlü kullanılan ışıklandırmalarla her an farklı etki yakalamak mümkün.



Uzun bir koridoru duvarla bitiriyorsanız size de tavsiyem ayna kullanmanız, o her zaman işe yarayan şık bir kurtarıcı ve kamufle edicidir.

Yatak odası ve giyinme odasındaki detaylar da mimar elinden çıkmış, özel yapım. Pastel tonlardaki duvar kağıdı LOT' tan seçilmiş.

Bir kolonun ayırdığı camlı bölüm sedirli grupla hareketlendirilmiş.




Kütüphanelerde daha çok tercih edilen cam kapaklar giyinme odası için de iyi bir alternatif. Tozlanma problemi olmadan içinde olanları görebiliyorsunuz.

Gelelim evin genç kızlarının karargahına. Ranza sıradışı formu ve kalpli korkuluklarıyla sevimli bir yapıya sahip.

Çalışma ünitesi gerektiğinde iki kardeşe de yeterli alan sağlayacak şekilde dizayn edilmiş, marangoza yaptırılmış.

Kapı arkası için depolama alanı...


Dublex dairenin üst katında da geniş bir oturma alanı mevcut. Buradaki koltuk Yataş' tan, TV ünitesi ise marangoza yaptırılmış.


Terasa açılan camın önündeki sandalye ise tam anlamıyla bir canlı tarih! Ev sahibemizin halasının halasından yadigar. Büyük hala bu koltuğunun hala bir yerlerde baş köşede olduğunu bilse ne sevinir herhalde...

Evin büyük kızı için burada bir haftasonu odası yaratılmış. Önceden kiler olarak kullanılan alan gerekli tadilat ve düzenlemelerle bu sevimli hale gelmiş. Detaylar IKEA' dan. 

Eğimli çatı olduğu için mecburen dolap alanına marangoz eli değmiş. 


Evin bu kış soğuğunda bile en davetkar alanı kuşkusuz ferah terası, battaniyenizi alır inatla oturursunuz. Mobilyalar Kral Mobilya, şezlonglar ise Bauhaus' tan. Burası için farklı bir sehpa hayal eden Katia mermer sütunları eski bir taşçıda bulmuş, elden geçirildikten sonra ise üzerine cam kesilmiş. 



Ve bu keyifli eve yeni yıl gelir... Bunlar da çeşitli köşelerden süsleme fikirleri...



Mor-beyaz oturma alanının ağacı da elbette mor-beyaz olacaktı... 

Sevgili Katia ve ailesine sıcak misafirperverlikleri ve bu keyifli çekim için bir kez daha teşekkür ediyor ve mutlu seneler diliyorum. Ayrıca Katia' nın blogunu da ziyaret etmek isterseniz bu linke tıklamanız yeterli...

10 Aralık 2014 Çarşamba

Çarpıcı Yılbaşı Sofraları

Aralık ayı geldiğinde yılbaşı süslemeleriyle ilgili yazmak neredeyse şarttır, ama keyiflisinden. Ancak benim kendi kendime adet edindiğim yapmasam rahat edemeyeceğim bir post da yılbaşı sofraları. Sıkı takipçilerim bilir ki sofra dizaynı bende ayrı bir öneme sahiptir. Ee yılın bu önemli gününü de es geçmek olmaz tabii. ( Geçtiğimiz yıl kurduğum soframa göz atmayanlar varsa buraya bir tık.)



Biraz alışılmışın dışına çıkmak herkese iyi gelecek. Farklı renkleri de denemekten çekinmeyin, kırmızı yeşil şart değil.


Sadece tabak desenlerinizle bile geceyi büyük övgülerle tamamlayabilirsiniz.





Farklı peçete katlama stilleriyle göz kamaştırın...


Küçük dokunuşlar büyük resmi her zaman daha anlamlı kılar. Sandalyeler sadece düğünlerde süslenmez ya...


Eğer yılbaşı gecesi açık büfe kuracaksanız bu da bir alternatif...

Yatılı misafirlerinize 1 ocak sabahı için güzel bir brunch da hazırlayabilirsiniz.


Bembeyaz kar etkileriyle pembe romantizminde bir yeni yıl sofrasını kim beğenmez ki? 

Diyelim çoluk çocuk kalabalık bir konuk grubunuz var ve sayıdan ötürü çocukların masasını ayırmaya karar verdiniz. Bu gingerbread evler, baston şekerler ve çeşitli sürprizlerle onların masasını donatırsanız, bütün gece sizleri de yormayacaklarına emin olabilirsiniz.



Tablo misali orta süsleri hazırlayabilirsiniz, biraz evdeki malzemelerinizi karıştırmanız yeterli.



Son zamanlardaki diğer favorim ise yemek masasının üstünden sarkan avizeyi süslemek, genellikle de çiçekle. Bunu yılbaşı sofrasında çam ve kokina dallarıyla yapabilirsiniz. Ambiyansınız bir anda birkaç puan yukarı tırmanacaktır.




Yılbaşı planları netleşti mi az çok? Ne tarz süsleme sizin tarzınız? Hadi yazın...

8 Aralık 2014 Pazartesi

LAV Lansmanındaydım

Geçtiğimiz hafta yine çok keyifli bir organizasyonun konuğuydum. Gürallar Grubu' nun 18 yıllık markası ArtCraft isim ve kabuk değiştirerek yepyeni bir yapıya kavuştu. Kimliğini ve özünü ateşten alan LAV serisine dönüştü bu başarılı cam koleksiyonu. Zaten fark etmemiş olmanız imkansız; gazete, dergilerde, duraklarda, billboardlarda her yerde LAV afişlerini görüyoruz. Reklam filmine ise daha lansmana gitmeden bayılmıştım. (izlemek için buraya tık. Hangimiz kurtulmak istemiyoruz ki eskilerden) 



Biz de bloggerlar olarak yenilenen ve ürün gamı genişleyen koleksiyonu yakından incelemek için The Marmara Taksim Hotel' de bulunan Raika Restaurant' a davet edildik. 



Gecede bize fikirleri ve sunumlarıyla eşlik edecek olan Evim Şahane programının ünlü mimarı Selim Yuhay için masalar da hazırlanmıştı.


Bebek ve çocuk serisi için de çok cici ürünler hazırlanmıştı, şimdiden birkaç tanesini alınacaklar listeme ekledim bile.

Bu da Raika' da yiyeceğimiz enfes yemekler için bize hazırlanan soframızdı.

İlk önce LAV ailesinden Merve hanım bize yenilenen marka hakkında bilgiler verdi. Şu an LAV' ın 3500 çeşit ürünü mevcut ve Türkiye' de 17000 satış noktasında piyasaya sürülmüş durumda. Ayrıca web sitesinden online olarak alışveriş yapabilir, daha fazla ürüne bir kerede ulaşma imkanına sahip olabilirsiniz.


Merve Hanım: Renkli bardaklarınızın renklerini daha uzun süre korumaları için bulaşık makinesine dizildiklerinde birbirlerine değmemeleri gerekiyormuş. Aksi takdirde deterjan granülleri arada kalıp boyanın çatlamasına sebep oluyormuş hanımlar, aklımızda olsun.

Selim Bey: Diyet yapmak isteyenler mutfağını derhal maviye boyasın! Selim Bey' den güzel bir bilgi daha. Nasıl sarı, turuncu, kırmızı iştah açan renklerse mavi de bir o kadar iştah kapayan bir renkmiş. Sebebi ise doğadaki tüm zehirli bitkilerin mavi renk olması ve bizim genetik kodumuzun bir şekilde bunu reddediyor oluşuymuş!



Selim Bey yine bir deneyler peşinde ;) ama sonuç harika!

Bu tüyoyu vermeden geçmeyeyim. Su dolu bir kaba istediğiniz renklerde ojeyi biraz biraz boşaltıyorsunuz. Sonra bir kürdan yardımıyla ebru yapar gibi renkleri karıştırarak bir desen oluşturup bu desene çay bardağınızın altını hafifçe batırıyorsunuz. İsterseniz daha kalıcı olması için kuruduktan sonra cila da sürebilirsiniz. Harika ve rengarenk bir uygulama değil mi?






Bir dantel sever olarak bu serinin tüm ürünlerine bayıldığımı söylememe bilmem gerek var mı? :) Siz de ilk fırsatta LAV ürünleriyle tanışın ve evinizde onlara yer açın.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...